Diyet Zamanı Baylar Bayanlar! ⇒ Başak Burcunda Merkür Retrosu
Merkür retrosu hem de
Başak burcunda hadi o zaman sağlıklı bir diyet seçme ve uygulama zamanı!
Başak burcu sağlık ve hayat tarzımız ile ilişkilendirilir.
Merkür’ün retro olduğu 3 haftalık süreçler ise hayatımızın aksayan yönlerine
odaklanıp, çözüm üretmek için mükemmel zamanlardır. Başak burcundaki Merkür
retrosu özellikle sağlığımız ve hayat tarzımızı gözden geçirmemiz ve bir şeyler
yapabilmemiz için yazın sonuna yaklaştığımız şu günlerde bize güzel bir fırsat
sunuyor. Diyetimizi gözden geçirmenin tam sırası.
Sanırım başta kadınlar olmak üzere çoğu insan hayatının bir döneminde
‘diyet’ kelimesi ile tanışmıştır. Çoğumuzun kilo vermek ile bağdaştırdığımız ‘diyet’
kelimesinin anlamı aslında ‘sağlıklı yaşam tarzını seçmektir’ yani sağlıklı ve
bilinçli gıdalar seçerek bazı gıdaları hayatımızdan ya tamamen çıkarmak ya da
tadımlık yemek.
Şimdi sizlerle kişisel deneyimimi paylaşmak istiyorum,
Yer: Dublin (Bilmeyenler için, sevgili eşim İrlanda
vatandaşı ve 2012 yılında yaklaşık 6 aylık bir süre Dublin’de yaşamıştık)
Zaman: 2012 Ocak Ayı
Yeni yıl kararlarından biri olarak karı-koca düğün, balayı
ve Noel derken aldığımız kilolardan kurtulmanın ve hayatımızda beslenme şekli
olarak kalıcı değişiklikler yapmanın yolunu arıyorduk açıkçası😊
Şimdi gelelim neler yaptığımıza. İnternette araştırırken
Amerikalı bir uzmanın Paleo yani bir diğer bilinen adı olan Taş devri diyetine
rastladık. ‘Doğada bulabileceğiniz her
şeyi yiyebilirsiniz, onun dışındaki her şey işlenmiş gıda kategorisine girer ve sağlığımız için uygun değildir’ diyordu
işin kısası.
CD’lerini ısmarladık, içinde yoğun bir spor programı ve yapabileceğimiz
yemek tarifleri ile birlikte 30 günlük bir plan yolladı. Ancak şu anki aklım
olsa ısmarlamazdım çünkü internette ki binlerce kaynaktan her türlü bilgiye ve
tarife kolaylıkla ulaşabilirsiniz.
30 günlük bir deneme süresi ile başladık. 30 gün vücudunuzun
ve beyninizin bu tarz bir yaşam tarzına alışması için ideal bir süre. İlk hafta
vücut detox yapmaya başlıyor, enerjiniz düşüyor çünkü alıştığımız o sağlıksız
karbonhidratlar artık yok, siz ise artık ürünlerin içinde ne var ne yok daha
bir yakından takip etmeye başlıyorsunuz. Son haftalarda ise artık daha
öncekinden daha enerjik ve çok daha bilinçlisiniz.
Kendi deneyimime dönersem, ilk günler oldukça zordu itiraf
etmeliyim. Şeker yok, un yok, süt ve süt ürünleri yok, patates ve pirinç yok, işlenmiş
ve paketlenmiş ve organik olmayan gıdaların hiçbirisi yok. Kola, Fanta vb.
gazlı içecekler ve pek tabi ki alkol de yok.
Benim için en büyük vazgeçiş, ilk sırada çay ve kahveden şekeri
tamamıyla kaldırmak oldu. İlk hafta zordu ama şimdi bana çayı şekerli asla içiremezsiniz.
2.si ise Türk mutfağının her öğün vazgeçilmezi olan ve eğer yemezsek
doymayacağımızı sandığımız ekmekten kurtuldum. Ekmeğin her türlüsünün aslında
işlenmiş gıda olduğu ve sağlımıza ciddi derecede zarar verdiği gerçeği ile açık
seçik tanıştım. Artık bizim eve
misafirler ve birkaç kaçamak İtalyan gecesi haricinde ekmek girmiyor. 3. olarak
ise her türlü gazlı içecek hayatımızdan tamamıyla çıktı. Kola, fanta, sprite
OUT ve bol bol su IN.
Bunların dışında patates ve pilav yok denecek kadar azaldı,
yerine genellikle yurtdışında çok daha rahat bulunan ve besleyici özelliği ve
lif oranı yüksek tatlı patates girdi. Beyaz pirinç yerine ise bulgur.
Baklagilleri ilk 30 gün boyunca eğer hedefiniz kilo vermek ise yemezseniz iyi
olur ama onun dışında bu yiyecekler; doğada bulunan besinler olarak tabi ki
Paleo’nun bir parçası.
30 gün sonrasında vücudunuzdaki değişiklikleri net bir şekilde
fark ediyorsunuz. Ben ilk 1 aylık süreçte 6 kilo verdim hem de daha önce yaptığım
denemelerdeki gibi aç kalmadan bol bol sebze, salata, zeytinyağlının her
türlüsü ve et, balık, tavuk, yumurta yiyerek.
30 gün sonrasında eğer benim gibi ‘ben asla yoğurttan vazgeçemem’
diyorsanız ya da canınız o gün için hamburger çekmişse %80-%20 oranını
uygulayabilirsiniz. Yani %80 Paleo beslenme %20 diğer yiyecekler.
Peki hayatıma başka ne gibi yeni yiyecekler girdi? En başta mucizevi meyve Hindistan cevizi. (En alkali meyvelerin
başında geliyor).
Hindistan cevizi yağı, sütü, suyu, unu, şekeri hangi
versiyonunu isterseniz😊
Hindistan cevizinin faydalarından başka bir yazımda ayrıntılı
bir şekilde bahsedeceğim şimdi ben nasıl kullanıyorum onu anlatayım,
-Yemek yapıyorum, diğer yağlar gibi kolayca yanıp kanserojen
hala dönüşmüyor.
-Makyaj temizleyici olarak kullanıyorum, özelliklede göz
makyajı. (Makyajınızı gece çıkardığınızdan gece boyunca yağ tüm yüzünüzü
besliyor ve nemlendirerek yumuşatıyor)
-Vücut losyonu olarak kullanıyorum özellikle yaz aylarında
güneş sonrası losyonu olarak vazgeçilmezim
-Bebeklerin vücutlarına ve pişik için popolarına sürebilirsiniz
ben kızım için her banyodan sonra mutlaka kullanıyorum.
-Eğer boğazınız ya da dişiniz ağrıyor ise ağzınızda 1 tatlı kaşığı
kadar yağı gezdirebilirsiniz, diş etlerinizi rahatlatacaktır.
-Saç maskesi ve hatta benim gibi kıvırcıksanız şekillendirici
olarak kullanabilirsiniz.
Bunun dışında Hindistan cevizinin ununu kullanarak hemen hemen
her turlu hamur işini yapabilirsiniz.
Kek, ekmek, pankek, muffin vb. bunlardan sadece birkaçı. Bu tip
yiyecekleri tatlandırmak için ise agave şurubu, iyi olgunlaşmış muz ya da hurma
kullanabilirsiniz. Ben kızıma muz ve hurma ile tatlandırılmış muffin yapıyorum bayılarak
yiyor😊
Paleo ile birlikte hayatımıza giren yeni yemek tarifi stir-fry
oldu. Bir protein seçin kendinize, et, balık, tavuk eğer vejetaryenseniz tofu,
bunun ile birlikte kırmızı soğan, sarımsak, renkli biberler, zencefil, havuç,
fasulye, soya sos, lime vb. sebzelerle harmanlayın isterseniz birazda Hindistan
cevizi sütü ekleyin ve Hindistan cevizi yağında pişirin ve afiyet olsun.
Türk geleneklerine göre beslenirsek zaten menümüz çok geniş.
Zeytinyağlılarımız başrolde, hangisini pişirmek isterseniz artık yalnız şeker yok tabi ki
yerine biraz agave şurubu, belki eğer bulabilirsek gerçek bal ya da Hindistan
cevizi şekeri. Izgarada, buharda, yağda ya da ocakta pişmiş ve baklagillerle,
sebzelerle ve proteinlerle harmanlanmış yemeklerimiz. Bol bol salata ve unsuz,
yağı yakılmadan yapılmış çorbalar ve özellikle yiyebildiğimiz kadar çiğ sebze tüketimi önemli.
Sabah kahvaltısına gelirsek, o günden bugüne neredeyse her
sabah 2 yumurta yedim. Eğer haşlayacaksanız 3-4 dakika yeterli yumurtanın tam
katı olmamasına dikkat edin, omlet, menemen nasıl seviyorsanız. Bunun yanında
zeytin, lor peyniri tercihim ama beyaz peynirde olur, domates, bol yeşillik
maydanoz, salatalık, biber, ceviz, badem, kayısı vb. ya da eğer seviyorsanız işlenmemiş
lifli gıdalardan yapılmış müsli. Çay ve kahve serbest şekersiz olması şartıyla
tabi ki.
Paleo diyetinde yağ önemli besinlerin başında geliyor. Yağdan
kısmayın hatta mümkünse zeytinyağını bir çay bardağına koyun ve günlük olarak
tüketin vücudumuzun ihtiyacı var.
Bu arada zaman içinde başka diyetlerinde Paleo mantığını
destekler ve hatta farklı bakış açıları da getirdiğini gördüm ve kendi diyetime
faydalı bulduğum bazı şeyleri ekledim. Mesela kefir bunların başında geliyor,
pre-biyotik açısından zengin olan kefir bizim evde ayran yerine geçiyor
diyebilirim, her gün 1 bardak😍. Normalde süt ve süt ürünleri Paleo diyetinde yok. Süt
konusunda tamamen hemfikirim bence de ‘her
canlıya kendi annesinin sütü’.
Şimdi sorabilirsiniz hiç mi Paleo’nun dışına çıkmıyorsun?
Tabi ki çıkıyorum özellikle şu anda olduğu gibi tatillerde, bayramlarda ve bazı
özel günlerde işin ucu kaçıyor. Ancak genel olarak %80-%20 kuralı
dahilinde yaşamaya çalışıyorum özellikle de küçük kızım için. Bazen düşünüyorum
da kızım bizden daha iyi bu işi götürüyor çünkü bizler gibi eski ve
kötü alışkanlıkları yok. O yüzden de kolaylıkla hayır diyebiliyor.
Bu konuda sizde araştırma yapmak isterseniz internette inanılmaz
derecede kaynak var ya da bana bir sorunuz olursa memnuniyetle cevaplarım.
Sevgiler,
Işıl Nolan
İlk 30 günü bitirdiğimiz gün sevgililer gününe denk gelmişti
aşağıda kutlama fotoğrafımızı bulabilirsiniz💪🙌😀
Yorumlar
Yorum Gönder